Cumartesi, Aralık 09, 2006

geçen hafta II...

Geçen haftanın tümü çok çok çok dolu geçti... Her gündüz ve her akşam için bi program vardı... Bi de ben aralarda çalıştım da... Tabi normal zamanlara göre daha az... Neyseki düşündüklerimizin nerdeyse tümünü gerçekleştirebildik... İşte böyle zamanlarda insan serbest çalışmanın kıymetini biraz daha anlıyor...
Pazartesi günü geçen sene film festivalinde izleyip çok beğendiğimiz dondurmam gaymak a bidaha gittik... Salı günü darlingin ihtiyaçları için bi ön alışveriş merkezi gezmesi yaptık...
Çarşamba günü de Koç Müzesindeki Leonardo : evrensel deha sergisine gittik... Bu sergiye gitmek uzun zamandır aklımdaydı ama sevgili gelince gideriz diye gitmemiştim... Çok da iyi oldu, çünkü böyle şeyleri darlingle gezince daha bi zevkli oluyo... Hem o bu sergiyi kaçırsaydı, ben biçok şeyin yanında bi de bunun için üzülecektim... Leonardonun daha 1500lerde, makara sistemleri ve dişli çark sistemleri gibi mekanizmalar üzerine kafa yorup tasarladığı pek çok alet, günümüz modern mekanik araçların çoğunun yola çıkış mantığın yansıtıyor ve bu da insanı irkilecek derecede etkiliyor... Mutlaka görülmeliymiş gerçekten, iyi ki vakit ayırıp gitmişiz...



Son gün de bi istinye sefası yaptık. 7 aralık günü için hava da bundan daha iyi olamazdı herhalde... Tam, limonata gibi derler ya, öyle... Ne ufacık bi esinti, ne denizde bi dalga... Bizim gibi deniz kenarında yürüyüş yapan birkaç insan, yazları hep gittiğimiz ve kenarda biyerde zar zor yer bulabildiğimiz çay bahçesinde oturan sadece 1-2 masa... Ee tabii yanında bi de güzel bi bardak çay ve iyi kızarmış peynirli bi tost... Tam terapi...




Bu da yürüyüş yaparken karşımıza çıkan bi yenilik. Açıkhava spor parkı, dedim ama tam adı nedir bilmiyorum da ondan... Muhteşem bişey, bildiğimiz fitness salonlarındaki aletlerin neredeyse tümünün renkli ve açıkhava kullanımına uygun sekilde üretilmişleri... Stepper, bisiklet, kürek... ve daha adını bilmediğim neler neler... Bazılarını denedim, çok da eğlencliler... En güzeli de biçok büyük insanın burada vakit geçiriyor olması... Acaip özendim, istinye bana biraz uzak biyer tabii, ama neden benim evimin yakınındaki parkta da bunlardan olmasın ki... İlk iş bunu belediyeye yazıcam...
5gün böylece geçip gitti, ardından biraz hüzün oldu tabiii, ama katlanılabilir boyutta, tabi o da kalan 40 günün hatrına...

Hiç yorum yok: