Pazar, Aralık 10, 2006

geçen hafta I...

Geçen hafta çok özel ve güzel bi haftaydı... Çünküü darlingim izin aldı ve 5gün istanbuldaydı... Pazar günü öğleden sonra gittim aldım alandan ve taa cuma sabahı da bıraktım... Yaklaşık 4ay sonra burada olması ve onunla vakit geçirmek öyle iyi geldi ki... Bu askerlik mevzusu öncesi hayatımız bir anda geri geliverdi, ve anladımki bundan 40gün sonra da böyle hemencecik eski hayatımıza kavuşacağız ve bu da inanılmaz içimi rahatlattı... Çünkü zaman ilerledikçe ve günler hatta aylar geçtikçe insan ister istemez bi kabulleniş haliyle, içinde bulunduğu duruma alışıveriyor ve tüm sistemler buna göre programlanıyor, kendiliğinden... Bu insanın hoşuna gitse de gitmese de... Ama araya giren şu kadarcık kısa bi değişiklik hemen kendine getiriyor insanı... Evet tabi bu 5 aylık süre de hayatın farklı deneyimlerini içeren bi dilim olarak çok şey ifade edecek sonrası için... bunu da biliyorum ve bunun da deneyimlenmesi gereken bi dönem olduğu bilinciyle geçiriyorum bu zamanı ve böylece de kahretmiyorum kendimi, diğer bi sürü insanda görüp kınadığım şekilde...
Neyse bu kadar iç dökme yeter... Sevgili geliyor diye bi heyecan aldı ki beni, muhteşemdi... Şöyle bi bakıma çektim kendimi, cuma günü... Cilt bakımı, kuaför, manikür... Cumartesi günü eve bisürü alışveriş yaptım, sonra da sevgilinin sevdiği şeyler hazırladım zevkle... Portakallı- fındıklı-kayısılı kek, mantarlı-peynirli börek, sakızlı muhallebili güllaç ve balkabağı çorbası... Bu sonuncuyu ilk kez denedim, ama sanırım onun da favorilerine girdi bu çorba...
portakallı-fındıklı-kayısılı kek
malzemeler
-2 yumurta
-1 bardak şeker
-1/2 bardak sıvı yağ
-1 portakalın suyu ve kabuğunun rendesi
-2.5 bardak un
-1 pk kabartma tozu
-1/2 bardak irice dövülmüş fındık
-12 adet küçük doğranmış kuru kayısı
-3-4 yk kayısı marmelatı
yapılışı
Yumurtalar iyice köpürünceye kadar önce yanlız sonra şeker de eklenerek çırpılır, sonra yağ ve portakal suyu ve kabuğu eklenir. Enson un ve kabartma tozu elenir ve fındıkların birazı ayrılarak kuru kayısılarla birlikte hamur karışrırılır. Kek kalıbına hamurdan biraz dökülür, sonra araya kayısı marmelatı sürülüp kalan hamur eklenir. en üste kalan fındıklar serpilerek 175derece fırında yaklaşık 1 saat pişirilir...
notlar
-arada marmelat katmanı olduğu için, benim gibi güneş gidiyor telaşına düşüp keki tam soğumadan kalıptan çıkarırsanız kekiniz parçalanabilir, ve böyle dilim fotoğrafı çekmek zorunda kalırsınız
-marmelat katmanının altındaki hamuru üste göre daha çok tutmakta fayda var, yoksa marmelat aşağı doğru çökebiliyor, ve esit bi görüntü olmuyor...malum yerçekimi...
-bu kek, kek değil de sanki turta gibi oldu. bu yüzden bidahaki sefere ortası delik olmayan kelepçeli kalıpta pişirirsem, görüntü olarak da daha bi hakkını veririm diye düşünüyorum.

mantarlı-peynirli börek

malzemeler

- 2 adet yufka

-1 yumurta

-2yk yoğurt

-2yk sıvı yağ

-1/2 çay bardağı süt

- 1 orta boy soğan

-15 adet mantar

-10adet kiraz domates

-1 bardak rendelenmiş peynir

(ben 1/2 kaşar, 1/2 teneke tulum kullandım)

yapılışı

mantar soğan ve domatesler bir tavada önceden sotelenir. tepsi yağlanır ve yufkanın biri tepsiye serilir. tepsinin yüksekliğinden biraz daha fazla taşacak şekilde fazla kısımlar kesilip üzerine küçük parçalar seklinde serpiştirilir. yumurta, sıvı yağ, yoğurt ve süt karıştırılarak harç yapılır. yufka katmanının üzerine birazı dökülür. önceden hazırlanan sotenin suyu alınıp yufkaların üzerine peynirle birlikte serilir. ikinci yufka tepsinin tam olçüsünde kesilip kenara alınır. kalan kısım mantarların üzerine yine küçük parçalar seklinde serpiştirilir, harcın birkısmı daha bunların üzerine dökülüp bütün yufka serilir. alt yufkanın sarkan kısımları üste katlanıp kenarları kıvrılır. en sona kalan harç 1 kaşık şekerle karıştırılarak böreğin üstüne sürülür ve susam ve çörek otu serpilerek 200 derece fırında 40-45dk pişirilir.

notlar

-bu börek hafif ılıkken çok güzel oluyor. zira fırından çıkar çıkmaz iç malzemesinden ötürü, tehlikeli derecede sıcak olabiliyor...

-benim tepsim 30cm çapında idi...

sakızlı muhallebili güllaç

malzemeler- muhallebi için

-1/2lt süt

-1.5 fincan şeker

-1.5 fincan un

-3-4 adet dövülmüş damla sakızı

yapılışı

yüksek bir tepsiye, paketin üzerindeki tarife göre hazırlanmış 5 adet güllaç yaprağının yarısı serilir. süt, un, şeker ve sakız bir tencerede muhallebi kıvamına gelinceye kadar karıştırılarak pişirilir. yaklaşık 5dk mikserle çırpılıp güllaç katmanının üzerine dökülür. kalan güllaç yaprakları da muhallebinin üzerine yerleştirilip, güllaç tarifinden kalan süt tümünün üzerine gezdirilir. buzdolabında en az 3-4 saat soğutulup, dinlendirilip ceviz ve nar taneleriyle servis yapılır.

notlar

-tepsinin derin olması ya da altında bir tepsi daha olması iyi olur çünkü mutlaka taşıyor

-ceviz ve narsız bizim daha çok hoşumuza gitti çünkü böylece sakız aromasıyla yarışan hiçbirşey olmuyor ve tadı daha iyi alınabiliyor

-tarifi bir yemek sitesine gelen güllaç yorumlarında okumuştum. tam olarak kime ait olduğunu bilmiyorum


balkabağı çorbası
malzemeler

-600gr balkabağı

-1 adet patates

-1 adet soğan

-1yk kırmızı biber salçası

-2yk sıvı yağ

yapılışı

salça sıvı yağda biraz kavrulup, iri doğranmış soğan ve küp doğranmış patatesler eklenerek soğanlar şeffaflaşıncaya kadar kavrulmaya devam edilir. balkabakları irice doğranıp biraz tuz ve yaklaşık 1lt suyla birlikte ilave edilerek kısık ateste balkabakları iyice yumuşayana kadar pişirilir. son olarak blendırdan geçirilip karabiber ve muskat eklenerek kaynatılır. üzerine kıyılmış maydonozla servis edilir.

notlar

-maydonoz önce süs amaçlı idi, ama taze kıyılmış olarak çorbaya çok şey kattı, ve artık olmazsa olmaz oldu.

-resimde üzerinde görünen siyahlıklar da yine taze çekilmiş karabiber...

-blendırdan geçirme safhasından sonraki kaynatma sırasında, elde edilen kıvama göre sıcak su ilavesiyle istenen yoğunluk elde edilebilir. zira ben blendır aşamasında biraz yoğun olmasını kolaylık ve sıçramaması vs. için tercih ederim tüm bu tip çorbalarda.

Hiç yorum yok: